Tuluhan Tekelioğlu “Yapabilirsin” belgeseli üzerine düşüncelerini söyledi. “Türkiye’nin çok fazla umuda ihtiyacı var. Umudu nasıl verebilirim?

Umudu kadınlarla verebileceğime karar verdim.

Hem hareket, hem bereket onlarda, kadınlar da, kadınların kıymeti bilinmelidir. Türkiye’de kadına şiddet 5 yılda yüzde bin 500 arttı. Toplumsal öfke, kadına öfke haline dönüştü. Bu kadınların üzerindeki kara perdeyi atmak istedim. Çünkü Türkiye’de kadın bu değil, Türkiye’de kadın bir güçtür, bir gelecektir, bir değişim, bir inançtır, cesarettir, berekettir diye söyledi. Bu sözlerin hepsine aynen katılıyorum.

Bu belgeseli yaparken dokuz kadının yaşam öyküsünden yola çıkmıştır. Dokuz kadının kendine göre ayrı ayrı özellikleri vardır; toplumu değiştirmek.

Ece Apaydın; Aydın yürekli müzik öğretmenidir. 350 öğrenci ile Adıyaman’da yaratmış olduğu performasyonu vardır. Bulutsuzluk Özleminin sözlerini “Geri alamam” şarkısına yazmıştır.

Ümmiye Koçak; Mersin Aslanköyde yaşayan ilkokul mezunu bir kadındır. Tiyatroya gönül vermiştir. Gerçek hayat hikayesini köylülerle birlikte tiyatro oyununa dönüştürüyor. Tiyatro ile toplumsal gelişime katkı sağlıyor.

Nuray Özyılmaz; Kars’ta kaz etini geliştirmiş, markaya dönüştürmüş. Lokanta açarak kadınlara iş imkanı sağlamış, Kars’ın tanıtım çalışmaları yapmış, UNESCO’dan projesine ödül verilmiştir.

Altın Memir; Tunceli kökenli olup dokuz kardeştir. Önce hemşirelik yaptı. Onunla yetinmedi. Okudu hukukçu, avukat oldu. Yazdığı kitapla kadınlara hak arama yolunu gösterdi.

Nuran Erdem; Çeşme Germiyen Köyü’nde duvarları boyuyor; köyünün tanıtımı, köylüsünün gelişimi için.

Gülsüm Kav; Doktor olup kadın cinayetlerini durdurmak için çalışıyor. Hayatını, kadın ve çocuklara adamış. Kurmuş olduğu “Kadın cinayetlerini durduracağız” platformu var.

Aslı Elif Tanuğur; Gıda Mühendisi olup, bal şirketinde çalışırken çocuğu enfeksiyon hastalığına yakalanmıştır. Kovandaki arıların kovanın çeperlerini sıvazladığı madde “popolis” dikkatini çekmiş tedavi gücünü görmüştür. Antibiyotik kullanmadan “popolis” üretmek için mücadele etmiş çocuğu gibi olan enfeksiyon hastalıklarıyla ilgili olarak başka çocuklarında tedavisini sağlamıştır.

Gözde Akpınar; Filli boyanın patronu olup iş kadınıdır. Ağaç, hayvan, kadın saygınlığı, özgür haber almak, bilim, ilim için her tür sosyal sorumluluk projelerine destek veriyor. Kadın ustalar projesini hayata geçirmiştir. Kadınlara onbeş şehirde meslek eğitimi verip iş hayatına kazandırmıştır. Kadına yönelik şiddete dur demek için atılan her adımda Gözde Akpınar vardır.

Hazırladığı reklam filminde kız çocuklarının okutulmamasına, çocuk gelinlere, kadına şiddete, kadınların önemine değindi. Ona göre kadın yoksa dünyada hayat olmazdı. Kadınlar çalışmalıdır, dayanışma içinde olmalıdır. “Burası Türkiye Özgürüz biz. Özgür insanlarız çalışmalarımızı Atatürk’e borçluyuz” diyerek toplumsal çıkışını ortaya koymuştur.

Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin büyüyen bir Türkiye’nin en önemli gücü kadındır. Kas ve kasa dönemi bitmiştir. Kafa dönemindeyiz. Kız çocukların okutulması, kadınların çalışması kalkınmanın temel unsurudur. Kadınların gücünü sisteme dahil etmek kaçınılmazdır. Bu konuda yol alındıysa da “zihinsel dönüşüm” daha başarılamadı. Kadınlar kalkınabilir ve büyüyebilir bir Türkiye’nin en önemli gücüdür. Şiddet bitmiyor, zihinsel gelişime erkerlerden direnç var. Bu konuda erkeklere gereken eğitim verilmelidir. Öğrencilere okulda, yetişkinlere yerel yönetimlerde, Sivil toplum kuruluşlarında konu ele alınıp ciddiyetle incelenmelidir. Böylece erkeklerin kadınlara karşı bakış açıları değiştirilebilecektir.

Kadınlar çalışkandır, özverilidir. Konuşmayı severler.

Kadın ikinci sınıf insan olarak yaratılmamıştır. Korunmaya muhtaç zayıf karekter yapısına haiz değildir. Onlarında kendilerine göre duygu ve düşünceleri vardır.

Erkeği ile tarlada omuz omuza çalışır. Çalışkandır. Hiç bir zaman üretimden geri kalmaz üretendir. Örgü örer, yemek yapar. Örnek model olarak yaşamın her alanında verdiği sayısız örnekler vardır. Kurtuluş savaşında Elif’tir; top mermisi taşıyan. Kara Fatma’dır savaşlara katılan, Satı Kadın’dır. Kurtuluş savaşında Halide Edip’tir.

Göcebe toplumlarında çobandır. Ailenin direği olarak aileyi çekip çevirir. Aile bireylerini yönlendirdiği gibi çobanlık yapmasını da bilir.

Tek eşlilik kadına kişilik kazandırılmasının açık örneğidir. Çok eşlilik kadının değerini azaltacak, evde, toplumda söz sahibi olmasını engelleyecektir.

Cinsel eşitsizlik kadınların toplum içinde, arka plana itecektir. Kadının saçı uzun aklı kısa değildir. Bu tür yakıştırma sözler önyargının eseridir. Dünün önyargılarına itibar etmenin hiç bir anlamı yoktur.

Kadın hakları insan hakları çerçevesinde ele alınmalıdır. Haklarda ve her konuda eşitlik sağlanırsa bir çok sorun kendiliğinden çözülür.

Toplumda kadın erkek ilişkileri bir bütün olarak ele alınmalıdır. Bu ilişkiler sevgi ve saygı esasına dayandırılmalıdır. Sevginin, saygının olmadığı yerde huzur barınmaz. Kadın olsun, erkek olsun birbirlerine sevgi ile kucak açmalıdır.

Kadınlarda olsa, erkeklerde olsa insanlar önce kendilerini tanımalı ve bilmelidir. Kendini tanımayan, bilmeyen insanlar sözlerini bilmez, davranışları kontrol altında değildir. Böyle olunca yaşanan olaylarda sık sık terbiyesizlik sınırları aşılmaktadır. Sınırlar aşıldığında problemler artmaktadır. 

Saygı ve sevgilerimle…