Devlette devamlılık esastır. Devlet kurumları 15 Temmuz’un ardına sığınıp ‘hizmet yapamıyoruz’ bahanesi üretmelerine gerek yoktur. Önce millet olacak, sonra milletin devleti olacaktır. Devlet millet için vardır. 

İki hafta önce yazdık. ‘Mavikentte bir market var. Gece saat 02:00’ye kadar açık, ruhsatı var. Alkol satıyor. Kapalı halk pazarında gençler alkol alıyor, araçlarıyla çeşitli akrobasi hareketleri yapıp, nara atıyorlar, yüksek müzik açıyor, halkı rahatsız ediyorlar’ dedik. Buna devletimizin hiçbir kurumu engel olamadığını yazdık. 

Kolluk kuvvetlerimizden şifahen bir cevap geldi, “O marketi uyardık. Artık erken kapatıyor. Alkol de satmıyor. Birileri o marketçi ile uğraşıyor” dedi. O marketle uğraşan halktır, vatandaştır. Pazartesi akşamı beni çağırdılar. Aracın içine oturduk. Saat 23:30 sıralarıydı. Marketten siyah poşetlerin içinde aldıklarını kapalı halk pazarına götüren gençleri gördük. 

Şimdi kolluk kuvvetleri doğru söylüyor. Bizim siyah poşetler içinde gördüğümüz bisküvi, çikolata veya meşrubattır. Gençler, saydıklarımı yedimi sapıtıyor. Bağırıp çağırıyorlar. Kısacası değişen bir şey yok. Mavikent’te devlet yok. Halk kaderine terk edilmiş. Kime dertlerini anlatsalar kimse çare olmuyor, olamıyor.

Kumluca Emniyetinde ise dört polis, bir komiser 15 Temmuz darbe girişimine destek verenlerle uğraşıyor. Gerisi normal görevindeler. Darbe girişiminde bulunanlarla ilgileniyoruz. Başka bir işe bakamıyoruz diyemezler. 

Kumluca halkı geceleri egzoz sesinden yani motosiklet teröründen uyuyamaz hale geldi. Akşam evinde huzurla sohbet edemiyor.

Vatandaşlarımızın şikâyeti üzerine emniyet şu cevabı veriyor, “Gençleri kovalıyoruz. Kaçıyorlar. Düşüp kaza yapıyorlar. Biz vicdan azabı çekiyoruz”

Devletimizin öyle imkânları var ki, gençleri kovalamanıza gerek yok. Gençler bu şovları genelde belli sokaklarda yapıyor. Sokağın, caddenin sonuna at kirpiyi, durdur motosikletleri durmazsa çek kirpiyi bakalım kaçabiliyorlar mı? Ondan sonra yasalar çerçevesinde ne yapılacaksa yaparsın. Bu halk huzur istiyor. Devlet bunu sağlayamayacaksa vatandaş eski çağlardaki gibi zorbalıkla mı huzur arayacak.

Bakın Kumluca Devlet Hastanemiz yaz boyu bazı uzman doktorlar olmadığı için yeterli sağlık hizmeti veremiyordu. Şimdi Üroloji ve Göğüs Hastalıkları Uzmanlığı dışında diğer uzmanlıklar doldu. Mesela; çok başarılı, donanımlı bir Kardiyoloji Uzmanının geldiğini öğrendik. Çok mutlu olduk. Her şeyden önce sağlık.

Bir de vatandaşlarımız sürekli bizi arayıp, FETÖ’cüler ne oldu diye soruyor. Kumluca’da darbe destekçileri medyadan gizleniyor. (Bu konuda yaşadıklarımı anlatmak istemiyorum. Anlatsam bazı sıkıntılar doğabilir) Siz bizden daha iyi biliyorsunuz. Zaten darbe girişimine destek verenler daha ilk günden itibaren gözaltına alındı. Sorgulandı. Hala da sorgulanıyor. 47 öğretmen, bir imam, bir iş adamı, bir SGK memuru hepsi bu. İki de bir arayıp sormanıza gerek yok. 

Hem Kumluca’da darbe girişimine destek veren mi var. Zaten haberleşme ağına takılanlar belli. Onlarda saydığım gurubun içindeler. Bırakın, siz işinize bakın artık. 

Devletimiz büyüktür, ihanet edenleri bulur ve cezasını verir.