Lipödem, özellikle bacaklarda anormal yağ depolanması ile karakterize edilen ve genellikle diyet tedavisine direnç gösteren bir yağ metabolizması bozukluğudur. Beslenme uzmanı Hatice Zilayaz Acarbulut, lipödem hastalarına yönelik olarak ketojenik diyetin önemine vurgu yapıyor.
Halk arasında "ağrılı selülit" veya "bacaklarda ağrılı yağ birikimi" olarak bilinen lipödem, çoğunlukla diyetle kontrol altına alınamayan bir hastalıktır. Diyet ve Beslenme Uzmanı Hatice Zilayaz Acarbulut, bu konuda ketojenik diyetin etkili bir beslenme stratejisi olabileceğini söylüyor.
Ketojenik diyet, karbonhidrat alımını sınırlayarak vücudu ketozise sokmayı amaçlar. Bu sayede vücut, enerji üretimi için karbonhidratlar yerine yağları kullanır. Zilayaz Acarbulut, "Bu diyet sayesinde vücut, artık ilk enerji kaynağı olarak karbonhidratları değil, yağ dokusunu kullanır. Bu da yağ kaybını artırabilir" diyor.
Beslenme önerileri şu şekildedir: Ketojenik diyet tedavisinde, beslenmenin %70-%80'i yağlardan, %30'u ise proteinlerden gelmelidir. Protein kaynakları arasında et, yoğurt, yumurta ve balık bulunurken, yağlar arasında ise hindistancevizi yağı, kuruyemişler, omega-3 ve omega-6 içeren sağlıklı yağlar, tereyağı önerilmektedir.
Acarbulut, "Bu beslenme düzeni, lipödem hastalarının metabolizmasını destekleyebilir ve sağlıklı bir şekilde kilo vermelerine yardımcı olabilir. Ancak her birey farklı olduğu için, diyet değişiklikleri öncesinde mutlaka bir uzmana danışılması önemlidir" diyor.
Sonuç olarak, Lipödem hastalarının ketojenik diyetle ilgili alacakları bilgilerle, bu beslenme stratejisinin doğru ve etkili bir şekilde uygulanması hedeflenmektedir.