Sevgili okuyucularım bu hafta sizlerle İsrail’in Filistin’e karşı sivil insanlara karşı yapmış oldukları ve yapmaya devam ettikleri zalimliği ele almak istedim.

Dünya kuruldu kurulalı Adem ve Havva ile ilk aşk yaşanmış daha sonra Habil ve Kabil ile de ilk kıskançlık, ilk hırs, ilk paylaşamama, ilk katillik, ilk cinayet gerçekleşmiş…

Bakınca geçmişe ilk katillik ilk cinayet iki kardeş arasında gerçekleşmiş. Ne kadar düşündürücü değil mi?

İki aşık insanın çocukları ilk kavgayı ediyor biri katil olup diğeri ölüyor…

Dünyanın ilk savaşı ilk kaybedişi de böyle başlamamış mı?

Şöyle bir bakıyorum şimdi yaşananlara, Filistinli bir çocuğun bombalarla parçalanmış küçücük bedeni, bir annenin feryadı, çocukların acı çığlıkları, bir çocuğun elinde oyuncak yerine taş olması, yumruğunu göklere sevinçle sıkmak yerine İsrail ekarşı hınçla sıkması… Kadınların eşleri, çocukları, sevdikleri için en önde çaba göstermeleri ve hiçbir şeyden habersiz sivil halkın üzerine bombalar yağması ne kadar acı bir durum değil mi?...

Peki bu durum tanıdık geliyor mu, bu durum İsrail’in geçmişinde şimdi Filistin halkına karşı yaptığı aynı zalimliği bir zamanlar Hitler’in yapmış olduğunu unuttular mı yoksa Hitlerin ırkçı düşüncesinin haklılığına mı karar verdiler ne dersiniz? Hitler ki kendi ırkından üstün bir ırk olmadığını ve Yahudilerin yok edilmesi gereken bir ırk olduğunu düşünen bir zalim ise, şimdi İsrail in Filistin’e yapmış olduğu durumun açıklaması ne olabilir?

Şu an Filistin Halkının yaşamış olduğu üzüntüyü, kederi, çaresizliği bir zamanlar ırklarının yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan İsrail yaşamamış mıydı?

Aynı kaderi aynı acıyı niye bir başkasına yaşatmak istersiniz ki?

Sizin halkınıza yapılan Unutamadığınız zalimliği, çaresizliği niye başka bir halka yaşatasınız ki?

Peki güçlendikçe bir zamanların güçlü Hitler’in güçsüz mazlum Yahudilere karşı yaptığı zalimliği şimdi Güçlü İsrail’in güçsüz mazlum Filistin halkına karşı yapması, Hitler’in onlara yaptığı zulüme ses çıkartamayıp, büyük öfke kızgınlık duydukları hitlere karşı gelemeyip bir zamanların mazlumları iken zalimliğe dönüşen bu yolda öfkeleri yer değiştirip kendi halkı gibi mazlum olan Filistin halkına yansıtıyor olabilir mi? Ya da diğer bir savunma mekanizması olan özdeşleşme mekanizmasını mı kullanıyorlar nasıl mı?

Yani İsrail o korktuğu kendi ırkını yok etmeye çalışan Hitlerle kendini özdeşleştirmiş olabilir mi? Hitlerin kendilerine yaptığı yok etme politikasını içselleştirerek Filistin halkına mı yansıtıyor?

İçlerindeki kuşaklararası öfke, kızgınlık, kin, nefret, üzüntü, korku, acı, çaresizlik, hiçlik duygularını Filistin halkına mı yansıtıyor?

Evet sevgili okuyucularım kuşaklararası bir aktarım söz konusu ve bitmeyen acıların yarattığı travmalar diğer insanların yaşamını da tehdit ediyor…

Habil ile Kabil den bu yana süregelen ilk katillik ilk cinayete kurban gitme ne yazık ki devam etmekte kuşaklararası sürdürülmektedir…

Oysaki biz AŞK çocuklarıyız Havva ile Adem den bu yana kuşaklararası aşkı aktarmak yerine savaşı aktarıyoruz…

Freud un ‘‘Her insan bilinçdışında ölümü arzular.’’ Sözleriinsanların yaşatmak yerine öldürmeyi amaçladıklarını da ifade etmesi bakımından çok düşündürücü…

Her kötülüğe,zalimliğe inat siz içinizdeki iyiliğe sahip çıkın…

Sevgiyle Kalın…

Klinik Psikolog Gülsüm Bircan