Kumluca Belediye Hizmet Binasında Ziraat Mühendisleri ile yapılan toplantıda çok orijinal, farklı fikir ve görüşler ortaya çıktı. Anadolu'nun hiçbir yerinde açık alanda sebze üretimi yapılmadığını belirten ziraat mühendisleri, Türkiye Kamuoyuna dertlerini anlatamadıklarından yakındılar.

Ziraat Mühendisleri ortak görüşlerinde; "Kumluca üreticileri olarak, tek suçumuz Kış Mevsiminde sebze üretmek oluyor. Kumluca Bölgesinde Yaz Mevsiminde üretim yapmamız mümkün değil. Sıcaklık 30- 40 derece oluyor. Bu sıcaklıkta sağlıklı bitki olmaz. Kış Mevsiminde bölgemiz gereken güneş ve ısıyı alıyor. Bu yüzden burada sebze üretebiliyoruz. Bitki korumada kimyasal ilaç kullanmıyoruz. Çünkü artık faydalı böceğin zararlı böceği yediği sistem olan biyolojik üretim var. Derdimizi tam anlattık derken, hayatta seranın içinden geçmeyen birisinin bir sözü, sektörümüze zarar veriyor. Güneş var. Isı var. Kimyasal kullanmıyoruz. Mevsiminde, mevsiminde diyorlar. Kumluca'nın Mevsimi de Sonbahar, İlkbahar ve Kıştır. Her türlü ortam var. Daha ne istiyorlar anlamıyoruz" dediler.

Ziraat Mühendisleri, virüse bağlı hastalıkların örtü altı sebze üretimine büyük zarar verdiğini, bu yüzden üretimin yıl boyu değil de belirli döneme indirgenmesi gerektiğini, böyle yapılmazsa zararlı virüslerin sürekli yaşam ortamı bulabileceğini söylediler. Bununla ilgili çalışma yapılması için Belediye Başkanı Hüsamettin Çetinkaya'dan yardım istediler.

Kumluca Belediye Başkanı Hüsamettin Çetinkaya da ziraat mühendislerine karşı yaptığı konuşmada; "Sizin sorunlarınızı biliyorum. Sorunlarımızı hep birlikte hareket edebilirsek çözebiliriz. Biz Domatexpo gibi fuarları bu yüzden yapıyoruz. 3 gün sürecek Domatexpo Fuarı içinde eğitici ve öğretici paneller düzenleyeceğiz. Domatesle ilgili yemek yarışmaları yapacağız. Popüler olmuş isimlerin fuara katılmasını sağlayacağız. Tarım Bakanımızın fuarımıza katılmasını sağlayacağız.

Bir belediyenin asıl görevi yol, su, şehrin temizliği ve kanalizasyon olmasına rağmen yerel önderlik adına bu işlere zaman ayırıp o kadar emek sarf ediyorsak artık topyekûn halkımızın da bu işe sahip çıkması gerekir. Dışarıdan zorla veya gönüllü getirdiğimiz insanlar bizim derdimize çare olmaz arkadaşlar. Kendi sorunumuzu kendimiz çözecek hale gelemediğimiz sürece konuşulanlar konuşulduğu yerde kalır. Biz ilgili kurumların temsilcilerine, hatta bakanlarımıza bazı sorunlarımızı yerinde, hallerde, seraların içinde izah ettik. 2012 yılında dönemin Tarım Bakanına sorunlarımızı dosya halinde verdik. Gübredeki KDV indiriminin yapılmasına vesile olduk. Yine Gümrük ve Ticaret Bakanımıza ihracattaki sıkıntılarımızı anlattık. Bu gibi bazı sorunlarımız çözüldü. Sorunlarımızın çözülmesi için bu etkinlikleri düzenliyoruz. Üreticilerimizin etkinliklere sahip çıkması gerekiyor. Üretici serasının içinden, evinden çıkıp fuarlara gelmezse toplumsal olarak güçlü bir ses ile sorunlarımızı dile getirmezsek sorunlarımız çözülmez" dedi.