Daha önce de belirttiğimiz gibi, Antalya Körfezi ve yakın çevresinde halen aktif olan ve zaman zaman deprem üreten fay sistemleri bulunmaktadır. Bugün Kumluca yöresinde meydana gelen deprem büyük olasılıkla Kaş-Kalkan ve Kemer-Döşemealtı fay sistemleri ile ilişkili olan ve bunlara eşlik eden faylar üzerinde gelişmiş olmalıdır. Bu bölgede fayların aktifliğini denetleyen birçok güncel tektonik etken vardır. Pliny Strabo Hendeği, Kıbrıs Yitim Zonu ve çok genç sayılabilecek nap sistemleri bölgeyi etkileyen tektonik etkenlerin başında gelir. Bu etkenlerin faaliyeti yöredeki fay sistemleri üzerinde zaman zaman depremlerin oluşmasına neden olmaktadır.

Türkiye tektonik yapısı sebebiyle bir deprem ülkesidir. Depremleri yok sayamayız fakat depremlerin vereceği hasarı en az seviyeye indirmek, jeolojik anlamda doğru yerlere inşa ile mümkündür. Depremi engelleyemeyiz ama zeminin nasıl davranacağını bilimsel anlamda tespit edebilir, ona göre yani doğanın istediği gibi hareket edebiliriz. Ancak o zaman, depremler afet değil, birer doğa olayı olarak kalabilecektir.
Depremlerin olmadığı bir dünya mümkün değil fakat depremlerin afet olmadığı bir dünyada yaşamak ancak ve ancak bilim ile mümkündür.

Çalışmamıza katkılarından dolayı, Süleyman Demirel Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fuzuli YAĞMURLU'ya, Süleyman Demirel Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Oya CENGİZ'e, JMO Antalya Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi ve Akdeniz Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Fatih UÇAR'a, JMO Antalya Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Yüksek Jeoloji Mühendisi Cihan ÇOLAK’a ve emeği geçen arkadaşlara çok teşekkür ederim.
Bu işler ekip işi onlar olmaza olmazdı.
06.02.2019

TMMOB
JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
ANTALYA ŞUBESİ YÖNETİM KURULU