Değerli Okuyucularımız geçen haftaki yazımda ;yapısal dönüşümde olduğu gibi Tarımsal Dönüşümünde hızlı bir şekilde başlatılması gerektiğini anlatmıştım.Bu da uzun vadeli tarımsal krediler ve hibe programları İle süreklilik kazanabilir demiştim.

Çiftçi tüm bu süreçleri aştığında,yeni modern bir sera,yeni bir yatırım yapmaya karar verdiğinde de karşısına ekspertiz sorunu çıkmaktadır.Çiftçi 2 yerde Expertiz sorunu ile karşılaşmakta.

1)Sera ,bahçe vb.Yatırımına başlarken

2)Mevcut tesisi doğal afetlerden zarar gördüğünde

Ülkemizde başta Ziraat Bankasının kredileri sayesinde Sera ve Tarım Yapıları yatırımları hızla artmaktadır.Açıklanan kredilerin kullanılması konusunda çiftçinin çeşitli problemleri var.Bunların en büyüğü ekspertiz sorunu.Örneğin Ziraat Bankası

1 e 1,25 oranında ipotek istiyor.Fakat bankanın dışında ekspertiz firmaları,sizin göstereceğiniz emtiaların değerini 3 te bir oranına kadar düşürüyor,değer 3 ise 1 gösteriyor.Çiftçiler yeni bir sera kurmak için ekspertiz engeline takılıyor.Sera yatırımlarında ,ekspertiz tarafından istenen yüksek meblağda teminatlar,çiftçinin sera yatırımını yapmasını askıya almasına neden oluyor.

Çiftçinin tarlasının,serasının değerini düşürmek çiftçinin değerini düşürmektir.Değersiz insanlar üretim yapamaz.O yüzden toprağımızın ve tarımsal değerlerimizi değersizleştirmenin kime ne faydası var?

Ekspertiz gözünden baktığımızda da onlarda ;herkesin kendine göre malı kıymetli diyorlar.

Burada kişileri,kurumları suçlamadan sadece çiftçinin mevcut durumunu anlatıyorum.Ekspertizler de bizim içimizden insanlar.Bu konudaki çözüm önerimi yazımın sonunda belirteceğim.

Ama çiftçinin ekspertiz sorunu sera yatırımının başında yaşadığı bu durum değil sadece.Çiftçi yatırımını yapıp,teminatları da yeterli olduğunda serasını yaptırdıktan sonra diğer bir sorunla da her zaman karşı karşıya.Tüm dünyada değişen iklime bağlı doğal afetler.

Çiftçinin tesisi doğal afetlerden zarar gördüğünde ekspertiz ile doğal olarak yine karşılaşıyor.

Ankara Üniversitesinin en çok Tarsim Sigortası yaptıran il olan Tekirdağ’da yaptığı ankette;

Tarım sigortası yaptıran Çiftçilerimizin mevcut düzene ilişkin sorun sıralamasında

1.Sırada Eksper %37,9

2.Muafiyet oranı yüksek %19,5

3.Prim miktarı yüksek %17,2

4.Mevcut sistemden memnun %13,8

5.Diğer %11,6

Ankara Üniversitesinin yaptığı bu araştırmada;sigorta yaptırmayan 105 Çiftçiden 42 si (%40 ı ) daha önce sigorta yaptırmış ve sonrasında bazı nedenlerle sigorta yapmaktan vazgeçmiştir.Bu vazgeçiş nedenlerinin 1.sırasında da Çiftçinin hasarlarının muafiyet oranı altında kalması ve eksperin yanlış değerlendirme yapması nedenleriyle ,zararlarının karşılanmaması gelmiş.

SONUÇ ve ÇÖZÜM ÖNERİSİ;

Çiftçilerimiz Ankara Ünv nin araştırmasında,eksperleri;

-Hasar tesbiti konusunda yeterli bilgiye sahip olmamaları

-Tarsim e bağlı olanların yanlı bir tutum sergilediklerini düşünmeleri

-Çiftçilere kaba yaklaşımda bulunmalarını

Yapılan ankette dile getirmişler.

Daha önce de belirttiğim gibi kişileri ve kurumları suçlamadan,eksper arkadaşlarımızda bizim içimizden insanlar,

eksperlerin doğru hasar tespitinde bulunamadığı yargısını kırmak için ;

-Belirli bir ürün grubunda uzmanlaşmış eksper kadrolarının ivedilikle eğitilip oluşturulması gerekmektedir.O bölgedeki üniversiteler,Tarım il-ilçe Müdürlükleri,ziraat odaları ve ticaret odaları İle beraber 2. Bir eğitim ve kursta verilmelidir.

Uzmanlık isteyen bu eksperlik kadroları için,gerektiğinde o bölgedeki kendini yetiştirmiş ve belirli yetkinlikteki Çiftçilerimiz de bu kurslara katılıp ekspertiz olabilmelidir.

Mevcut ekspertiz sistemi;Üreticinin değerini yanlış belirliyorsa,üretici de buna gerektiğinde müdahil olabilmeli.

Çiftçinin değerini bilelim,güneşli havada eline şemsiyeyi verip ,yağmur yağdığında şemsiyeyi çekip almayalım.

Barış AYDOĞDU