- KORONADAN GÜNDE 350 VEFAT YAŞANIYOR!
- AŞI HAYAT KURTARIYOR, MUTLAKA AŞI OLUN!
- ÇÖPE DÖKMEYELİM, İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ULAŞTIRALIM.
- HAFTADA BİR GÜN SEMT PAZARLARININ AÇILMASINA KARAR VERİLDİ.
- PAZARLAR HAFTANIN 6 GÜNÜ AÇIK KALSIN.
- SAĞLIKSIZ, MUTSUZ NESİL GELECEK İÇİN OLUMLU EMARELER VERMİYOR.

 
Pandemiden dolayı zor günler geçirmeye devam ediyoruz. 26 Nisan'da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde alınan kararlar doğrultusunda halihazırda uygulanmakta olan kısmi kapanma tedbirlerine yeni önlemler eklenerek tam kapanma dönemine geçildi. Alınan kararlarla, ülke genelinde Ramazan Bayramını da içine alan 17 günlük tam kapanma kararı alındı.
 
Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi ve tatlıcılar 10.00-17.00 saatleri arasında faaliyet gösterirken, Vatandaşlar zorunlu ihtiyaçlarının karşılamak amacıyla  araç kullanmamak şartıyla ikametlerine en yakın bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi ve tatlıcılara gidip gelebilecek. Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde restoran, lokanta, kafeterya, pastane gibi yeme-içme yerleri sadece paket servis şeklinde faaliyet gösterebilecek. Belirtilen uygulama zincir ve süper marketler için haftanın altı günü geçerli olacak, zincir marketler pazar günleri kapalı kalacak.
 
Ülkemizde günde yaklaşık 30 bin vaka, 350 vefat yaşanıyor. Koronadan bugüne kadar yaklaşık 40 bin kişi hayatını kaybetti. Şuana kadar yaklaşık 25 Milyon kişi aşılandı. Aşı tedarikinde sıkıntılar yaşanıyor. Haliyle de yaş ortalamasına göre yukardan aşağıya doğru vakalar artmaya, ölüm oranları artmaya başladı. Ölüm oranlarındaki yaş ortalaması 30'lu 40'lı yaşlara kadar geriledi. En iyi aşı ayağınıza kadar gelen aşıdır. Bilim insanları, aşının kesinlikle yaptırılması gerektiğini, aşılanan grupta yoğun bakım sayılarının ciddi şekilde azaldığını söylüyorlar.  Aşı hayat kurtarıyor, mutlaka sıranız geldiğinde aşınızı olun.
 
Hal böyleyken kapanmanın gerekli olduğu aşikar. Gerekli önlemlerin alınması gayet doğal. Fakat öyle bir dönemde bu karar alındı ki çiftçinin ülke genelinde mağduriyet yaşamasına neden oldu. Havaların ısınması ile beraber ürün verimliliği arttı. Aynı zamanda ülke genelinde pazar satış yerlerinin kapalı olması sebebiyle hallerde ürünlerde yığılma, beraberinde ürün fiyatlarının dibe vurmasına neden oldu. Üretici zincir ve süper marketlerin insafına bırakıldı. Zincir marketler piyasayı belirledi. Bu marketler çiftçiden aldıkları 1 liralık ürünü 6-7 lirayı sattılar. Çiftçi talep olmayan, para etmeyen ürününü tepkilerini göstermek için hal meydanlarına, çöp konteynırlarına, yol kenarlarına döktü. Belki yasak çiftçinin durumu göz önünde bulundurularak, bir hafta sonra tam kapanmaya geçilseydi, bu yığılma ve mağduriyet yaşanmayacaktı. Maalesef tüm dünyayı etkilediği gibi bizim ülkemizi de etkiliyor. Evet, hepimiz belki de yıllardır ilk defa bu kadar etkili bir virüsle karşı karşıyayız. Fakat, 'hatanın neresinden dönerseniz kardır' atasözünü doğrular neticesinde Ak Parti Antalya Milletvekillerinin  yoğun çabasıyla İçişleri Bakanlığı genelgesiyle hafta bir gün semt pazarlarının açılmasına karar verildi. Emeği geçenlere teşekkür ederiz. Yeterli mi? değil fakat bir nebze de yığılmaları önler. Benim fikrimce Marketler gibi haftanın 6 günü açık olsa bu semt pazarları daha iyi olur. Tamamıyla açık hava mesafe kurallarına uygun bir şekilde yapılırsa hem havaların ısınmasıyla artan ürün tonajını sirkülasyonu düzenlenir, hem de pazarlarda yaşanan insan yoğunluğu azalır. İnşallah böyle bir karar alınır ve çiftçinin mağduriyeti giderilir.
 
Nacizane benimde çiftçi kardeşlerime bir tavsiyem var. Evet girdi maliyeleri yüksek, 50 derecede seralarda yoğun çaba ve emekle üretim yapıyorsunuz. Lütfen bu kadar emek harcadığınız ürünleri para etmiyor diye çöplere, yol kenarlarına dökmeyin. Belediyenin aşevine bağışlayabilirsiniz. Yada belediyeye veya Uluslararası Mucizevi Eller Sosyal Kooperatifine haber verip aldırabilirsiniz. Anons yapıp ihtiyaç sahipleri gelip alabilir. Nimet bu yazık, günah çöplere atmayın. Mübarek Ramazan ayındayız bir lokma ekmeğe, sebzeye ihtiyacı olan insan var. Çiftçi kötü niyetinden yapmıyor bunu elbet. Bir anlık öfke. Fakat, bu yapılan israftır, günahtır.
 
Tam kapanmadan bir tek çiftçi etkilenmedi elbet. Küçük esnaf, mahalle bakkalları, elbise satanı, ayakkabıcısı, zücaciyecisi, kuyumcusu, hırdavatçısı daha birçok esnaf tam kapanmadan kötü etkilendi. Bundan en çok memnuniyet duyan zincir ve süper marketler olmuştur. Gıdadan giyime, elbiseden ayakkabıya, hırdavattan zücaciye kadar hemen hemen tüm ürünlerin satıldığı bu marketlerde, hal böyle olunca kapalı olan küçük esnaf bitme noktasına gelmiştir. Devletimiz birçok yardım paketi açıkladı. Kısa çalışma ödeneği, kira yardımı, destek kredileri gibi fakat yeterli değil. Özellikle bayram öncesi tam kapanmaya geçilmesi bayram hazırlıkları yapan esnafı dar boğaza sokmuştur. Bayramda para kazanma umuduyla bir kamyon ayakkabı alan, elbise alan esnafın bu durum elinde patlamıştır. Aynı zamanda zincir marketlerde bu ürünlerin satışına izin verilmesi daha büyük bir faciayı beraberinde getirmiştir. Tam kapanma genelgesinde önce zincir ve süper marketlerde gıda satışının dışında başka bir ürünün satılamayacağı açıklanmış, bu genelge birkaç kez iptal edilip tekrar izin verilmiştir. Son genelge ile 7 Mayıs Cuma gününden itibaren zincir marketlerin gıda satışı dışında bir ürün satılamayacağı açıklandı. İnşallah bir daha bu karar değiştirilmez. 2020 yılı Mart ayından bu yana yaşadığımız pandemi dolayısıyla en çok mağdur olan kesim küçük esnaf gurubudur. 2020-2021 yılında birçok esnaf icralık oldu. Esnafımıza sahip çıkalım. Ülkenin  tüm vergi yükünü sırtında taşıyan esnafa daha fazla destek olunması gerekir.
 
Turizm sezonu açılıyor. Yurt dışından gelen turist Türkiye'ye geliyor, otelde konaklıyor ama yat turu yasak. Yatçılar isyanda. Bir Ukraynalı, bir Rus, bir Suriyeli ve bir Türk denizde yüzüyor, sokağa çıkma yasağından dolayı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına para cezası kesiliyor. Bu pandemiden dolayı o kadar çok beynimiz bulandı ki her şey artık bize tuhaf geliyor. Evde kaldığımız çalışmadığımız sürede psikolojimiz bozuldu, hayattan zevk alamamayı başladık. Mutsuz bir toplum olmaya başladık. Her şeyin başı sağlık ama cebinde parası olamayan,evine ekmek götüremeyen, işyeri kapalı olan, işçilerine maaş veremeyen bir insan ne kadar sağlıklı, ne kadar mutlu olabilir. Sağlıksız, mutsuz nesil gelecek için olumlu emareler vermiyor. İnşallah bugünleri de atlatırız. Mübarek Ramazan ayındayız , Allah oruçlarınızı, dualarımızı kabul etsin. Peygamberimizin 'Yanı başındaki komşusu açken tok olarak geceleyen kişi (olgun) mü'min değildir' hadisine dikkat verelim. Allah koronadan kurtulduğumuz, sağlıklı, huzurlu, mutlu günler nasip etsin inşallah.

 
Kalın Sağlıcakla...